Muhmel ne demek?

İhmal fiilinin infinitive’inden türetilen mühmel kelimesi sözlükte “ihmal edilmiş, terk edilmiş” anlamına gelir. Bir terim olarak, adı, tanımlayıcısı, takma adı veya alıntısı bir veya daha fazla diğer anlatıcının adına, tanımlayıcısına, takma adına veya alıntısına benzemesine rağmen kimliği açıkça belirtilmeyen bir anlatıcıyı ifade eder.

Muhimme ne demek Osmanlıca?

Mühimme defterleri, Osmanlı İmparatorluğu’nda meclis kayıtlarının tutulduğu defterlerdir. Mühimme defterlerinin farklı türleri vardır. Bunlardan biri mecliste açıkça tartışılan konuların kaydedildiği sıradan defterler iken, diğeri ise “mektum-i mühimme” adı verilen gizli tüzük ve kararnamelerin yer aldığı defterdir.

Müsellim ne demek Osmanlıca?

Müsellem, Osmanlı İmparatorluğu’nda savaş zamanlarında ordunun sokaklarını temizlemek, köprüleri onarmak, yolları açmak gibi birçok görevi yapan kişiydi.

Müsir ne demek Osmanlıca?

Müşîr (Osmanlıca: مشير), Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında kullanılan, günümüzün en yüksek askeri rütbesi olan mareşal rütbesine denk gelen bir rütbedir.

Mühmel vakit ne demek?

Buna göre, yatsı namazının sonu ile sabah namazının başlangıcı (birinci namazın bitip ikinci namazın başladığı zaman dilimi) arasında önemli bir zaman/boşluk yoktur. Biri çıkar, diğeri girer. Buna göre, şafakla birlikte yatsı vakti, sabah namazı vakti ve oruç için imsak vakti başlar.

Muhdes ne demek kelâm?

Muhdes Allah’tan başka her şeydir. Ebedî olan Allah’ın kendisidir. Buna göre; Allah’tan başka her şey anlamına gelen evren de muhdestir ve bütün parçalarıyla yaratılmıştır. Nesafi evreni iki parçaya ayırır: Ayn ve Şans.

Münkat ne demek Osmanlıca?

Aralıklı ve bitmek üzere. Aralarında hiçbir bağ yoktur, ayrıdırlar. Herkesten ayrılıp bir kişiyle kalmak.

Mustak ne demek Osmanlıca?

Müştak kelimesinin Türkçe-Türkçe sözlükteki anlamı (Osmanlı dönemi) (coşku anlamında) arzu ve özlem gösteren, aşırı coşkulu. (Elbette bir gün O’na döneceğiz ve huzuruna çıkacağız.)

Münfehim ne demek Osmanlıca?

(ﻣﻨﻔﻬﻢ) sıfat. (Ar. fehm “anlamak”, infihām > münfehim) Anlaşılan, kavranan, kavranan: Kaziyye gûyiyâ münfehim’in ahdinde idi / Güneş kimdir tâvûs-ı zerrin-bâl şeb gurâb (Necâtî) Bey).

Mülahaza Osmanlıca ne demek?

“Consideration” kelimesi Arapça kökenli bir kelimedir. “Lehez” kelimesinden türemiştir ve “düşünmek, değerlendirmek, kafa yormak ve değerlendirmek” anlamına gelir.

Mübayin ne demek Osmanlıca?

1. Ayrı, farklı, farklı, farklı.

Mütehassıs Osmanlıca ne demek?

“Mutehassis” kelimesi Arapça kökenlidir ve Türkçeye Arapçadan gelmiştir. “تَحَسَّسَ” (tehassesa) fiilinden türemiştir ve “hissetmek, hissetmek” anlamında kullanılır. Anlamı: “Uzman”ın, duygularını kolayca hisseden ve bunların kendisini yoğun bir şekilde etkilemesine izin veren duygusal olarak etkilenen kişi anlamına geldiği anlaşılmaktadır.

Müsaraat Osmanlıca ne demek?

Acele edin, acele etmeyin.

Hassa müşiri ne demek?

Esaretten kurtulup Rusya’dan döndükten sonra Gazi Osman Paşa, 5 Kasım 1878’de Hassa Müşirliği’ne (Padişah’ı korumakla görevli özel ordu) atandı ve 1900’deki ölümüne kadar bu görevini sürdürdü. Hayatının son yıllarında Mabeyn Müşirliği’nde de bulundu.

Müstahkem Osmanlıca ne demek?

Arapça kökenli olan “مستحكم” (mustaḥkam) kelimesinden türemiştir. Anlamı: “Müstahkem” kelimesi, müstahkem, takviye edilmiş veya korunmuş bir şey veya yeri ifade eder.

Muhdis ne demek din?

Muhaddis (Arapça: محدث), hadis ilmini inceleyenlere verilen İslami bir unvandır.

Tasavvufta muhib ne demek?

Sözlükte “sevgili, dost” anlamına gelen muhib (muhibb) kelimesi, başlangıçta aşkı vurgulayan ilk sufiler tarafından “sevgili” anlamında kullanılmıştır. Bu dönemde aşk yerine hub ve mahabbat (sohbet), âşık yerine de muhib terimleri kullanılmaktadır.

Muhtebel ne demek?

Haml, olasılık ve olasılık anlamına gelirken, muhtemelen olasılık alanı içinde olan bir şey anlamına gelir. “Muhtemelen” kelimesinin kullanımı da yaygındır.

Muhrez ne demek?

1. Edinilmiş, müsadere edilmiş, sahip olunan. 2. Deniz, nehir, orman gibi herkesin yararlanabileceği bir yer veya şeyden elde edilen fıkıh (kâr).

Kaynak: TipTauzmanlik.com